Satranç Müzesine Gitmediniz Mi?

2000 yılında özerk TSF’nin devlete bağlanması ve ardından 2005 yılında MEB ile yapılan protokolden sonra satrancın okullara seçmeli ders olarak girmesiyle satranç hızla kitleselleşmeye başladı. Her yıl yüz binlerce çocuk satranç oynamayı öğreniyor ve bu sayede hayata daha analitik gözle bakmayı öğreniyorlar. Satranç eğitimi alan çocuklar aceleyle hamlelerini yapmadan önce alternatifleri değerlendirmenin önemli olduğunu anlıyor ve tüm olasılıkları nesnel bir şekilde değerlendirme yolunda ilerliyorlar. Bu çağda en çok ihtiyaç duyduğumuz şey!

Çok değil 15 yıl önce satrancın kumar olduğunu düşünenler vardı. Şimdi ise aileler çocukların biraz da olsa elektronik cihazlardan uzak kalabilmeleri ve faydalarından yararlanabilmeleri için çocuklarını satranca teşvik etmekte.

Satrançta sportif başarıların yanında kültürel anlamda da büyük gelişmeler yaşanmakta. Satranç artık hiç olmadığı kadar popüler. Sosyal medyada satranç çok konuşuluyor. Dünya Şampiyonluğu Maçı yorumlarla takip ediliyor. Yeri geliyor “Fil mi Yoksa At mı Daha Değerli” diye ekşi sözlükte sayfalarca tartışılıyor. İnsanlar sadece futbolu değil ama aynı zamanda satrancı da tartışıyor. Ne güzel!

Satrançta pek çok açıdan gıpta edilen bir ülke olduk ama bir konuda dünyada bir numarayız!

Guinness tarafından Akın Gökyay’a dolayısıyla ülkemize verilen bu sertifika en geniş satranç koleksiyonuna sahip olmanın ödülü. İlk kez 2012 yılında İstanbul’daki Satranç Olimpiyatlarında sergilenen satranç takımları bir süredir kalıcı mekanı Gökyay Vakfı Satranç Müzesinde.

Salı-Pazar: 10:00 – 12:30 / 13:30 -18:00 tarihlerinde ve saatlerinde müzeyi ziyaret edebilirsiniz.

Adresi: Hamam Arkası Sakarya Mah. Basamaklı Sok. No:3 06230 Altındağ- Ankara
Tel: +90 (312) 312 1304-05

Müzede sadece satranç takımları sergilenmiyor. 1008 metrekarelik binada satranç seminerleri ve dersleri de verilmekte. Ayrıca sürekli olarak kültür ve sanat etkinlikleri organize edilmekte.

Satranç Müzesinin mimarı Akın Gökyay anlatıyor.