Rand Eleştirisine Yanıt
Öncelikle Sayın Cem Çomunoğlu’na Rand’ın Spassky’ye olan mektubuna gösterdiği duyarlılıktan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Sayın Çomunoğlu’nun saptamalarının çoğuna katılmakla birlikte farklı düşündüğüm kısımları da mevcuttur. Fakat öyle tahmin ediyorum ki bazı kavramların tam olarak ifade edilememesinden doğan bir anlaşmazlık durumu söz konusudur.Her şeyden önce Cem Beyin felsefi bilgiler açısından benden oldukça iyi durumda olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla aşağıda ifade edeceğim görüşler kendi çıkardığım sonuçlar olup felsefi açıdan yetersiz kalabilir.
Söz konusu mektupta kesin olan şey Ayn Rand’ın komünizmi şiddetle eleştirerek,kapitalizmi ve satrancı yücelttiğidir. Bu fikirlerine aynen katılıyorum. Rand’ın Spassky’ye sorduğu 7 soruda da komünizm eleştirisi yapılmaktadır.
Ayn Rand’ın objektivizm olarak adlandırdığı görüşün merkezinde insan vardır. Objektivist düşünce, bireysel özgürlüğe, çalışmaya, kazanmaya, ödüllendirilmeye kısacası insana değer veren bir sistemdir. Objektivistler “muhafazakar” değil, kapitalizmin radikal savunucularıdır ve asıl amaçları politika ve ekonomi değil,insanın doğasını ve varlık nedenini incelemektir.Burada ifade edilen kapitalizm ile bugün Amerika’nın uyguladığı yozlaşmış,çığırından çıkmış vahşi kapitalizm farklı şeylerdir. Yazar genel anlamda bu nedenlerden dolayı da kendi düşüncelerini objektivizm olarak değerlendirmiştir. Amerika’nın uyguladığı vahşi kapitalist politika ile Rusya’nın vaktiyle uyguladığı komünizm temelde aynı şeylerdir.Aradaki tek fark; komünistler baskıcı rejimi kendi halkına uygularken, Amerikalılar sizin de yazınızda çok güzel bir şekilde ifade ettiğiniz gibi başka ulus halkları üzerine uygulamaktadır. Her ikisinde de insanın önemi yoktur.Biri sistemi savunur ve devleti her şeyin üstünde tutar. Diğeri ise kendi çıkarları doğrultusunda her şeyi yok sayar ve kendi menfaatleri için yapmayacağı şey yoktur.
İnsan doğasına ve mantığına aykırı olan komünist rejimi yine bu sistemden bunalan komünistler tarafından yıkılmıştır.Fakat maalesef baskıcı,çıkarcı ve dayatmacı Amerikan rejimi dünyanın her yerinde etkisini sürdürmektedir.
Ayn Rand’ın savunduğu kapitalist görüşün bunlarla alakası yoktur.İnternet sitesinde de ifade edildiği gibi Ayn Rand,gerçekten orijinal ve devrimci her fikir insanı gibi,Amerika’nın “sağ” ve “sol” entelektüel “müesses nizamı”nca aforoz edildi. İki taraftan da şiddetli eleştiriler aldı. Çünkü,ne “sağ”a yaranabilmişti (mistizme karşı aklı savunuyordu),ne de “sol”a (her türlü devlet despotizmine karşı birey haklarını savunuyordu). Fikirleriyle milyonları etkilemişti, ama entelektüellerce yok sayılıyordu. Dolayısıyla sizin belirttiğiniz kitaplarda adına rastlayamamanız beni şaşırtmadı.
Satrancı kirlettiği yönündeki düşüncelerinize katılmak gerçekten mümkün değil. Yıllarca baskıcı komünist rejim altında bireyin değil,sistemin önemli olduğu vurgulanarak ezilen halk gerçek yaşamdan kaçmanın yolunu aramıştır.Bireyselliğe,başarıya,farklı olmaya ödülün olduğu,kendini özgür olarak ifade edebileceği çıkış yolu bu insanlar için satranç olmuştur.Bu durum tek kelimeyle satrancın rasyonel realitesinden kaynaklanan bir sonuçtur.Rusya’nın satrançta başarılı olmasının nedeni satrancın kapitalist özellikleri denebilir (yani kapitalizm özleminden insanlar satranç oynuyor). Afyon özelliğinin olması satrancın değil,sistemin suçudur.
Yakın zamanda kapitalist sisteme geçen Rusya’da birdenbire yüzlerce yıllık satranç geleneğinin bıçak gibi kesileceği ve satrançta başarısız olacaklarını söylemek hiçbir temeli olmayan fantastik bir düşünceden öteye gidemez.
Sonuç olarak satrancı kullanarak kapitalizm yüceltilmemekte, bu iki olgunun birbirine benzer ortak özellikleri aynı eksen içinde vurgulanmaktadır, diye düşünüyorum.
Saygılarımla
Dr.Murat AKDAĞ
09 Aralık 2003