Satranç oynamayı öğrendikten sonra gerek eğitim videolarındaki gerek satranç kitaplarındaki bazı tavsiyeler ile oyun gücümüzü, anlayışımızı artırmaya çalışırız. Örneğin açılışta veziri erken çıkma, aynı aletle iki kez oynama, rokunu çabuk gibi tavsiyeler.
Aşağıda az bilinen bazı önemli tavsiyeleri ve yanlış anlaşılan tavsiyeleri yazdık.
Açılışta veziri erken çıkma, aynı aletle iki kez oynama
Bu tür tavsiyelerin arkasından hep “Eğer iyi bir sebebin varsa yapabilirsin” uyarısı eklenmelidir. Dünya Şampiyonu simultane gösterisinde büyük bir hata yaptığını farkeder. Rakibi olan çocuk veziri ile o hamleyi yaparsa kaybedecektir ama yapmaz. Oyundan sonra çocuğa neden o hamleyi yapmadığını sorunca çocuk “Ama öğretmenim açılışta vezirimi erken çıkmamamı söylemişti.” der. İyi sebebiniz varsa bu tip tavsiyelere uymak zorunda değilsinizdir.
Rokunuzu geciktirmeyin
Elbette şahı güvenliğe almak önemlidir ama bazen rok büyük bir hata olabilir! Özellikle konum kapalı ise rok atmak şahı hedef göstermek anlamına gelebilir. Sizin kısa rok attığınızı göre rakip kendisi rok atmadıysa şah kanadındaki piyonlarını sürerek saldırı başlatabilir. Veya bazen roka harcayacağınız tempoyu daha yararlı bir şekilde kullanabilirsiniz. Belki rok yerine saldırı hamlesi yapabilir veya merkez kontrolünü artırabilirsiniz.
Çıkmış alet gelişmiştir.
Pek çok oyuncu aleti çıktığında o aleti geliştirdiğini düşünür. 1.Ah3 e5 hamlesinden sonraki durumu düşünün. At çıktı ama durumu berbat. Hatta at başlangıç karesinde olsa daha iyi bile olabilirdi. Bir aletin çıkmış olması onun geliştiği anlamına gelmez; önemli olan çıkmış aletin iş yapıyor olmasıdır.
Çıkmamış alet gelişmemiştir.
Çıkmış alet gelişmemiş olabilir. Tersi de geçerlidir. Çıkmamış alet de gelişmiş olabilir. Örneğin kalemiz h1’de başlangıç karesinde ve önünde de piyon yok. Siyah da kısa rok atmış. Bu durumda kale başlangıç karesinde olmasına rağmen gelişmiş durumdadır. Satrançta Ustalık Kursu‘nda da geçen dersi aşağıdan izlerseniz konuya çok iyi hakim olacaksınız.
Aletin önü açıksa çok iyidir.
Elbette aletlerimizin işlek olmasını isteriz. Dolayısıyla önlerinin açık olması önemlidir. Ne var ki aletlerin önünün açık olması yetmez. Onları rakibin taşlarına yüklenir hale getirmeliyiz. Sonuçta mat etmek ile beraber amacımız rakibin taşlarını yemekse aletlerimizi rakibe yönlendirmeliyiz. Yine yukarıdaki videoda detaylı anlatılmaktadır.
Önceki Yazılar
- Satrançta İlerlemek Üzerine 5 Yalan
- Satrançta Başarılı Olmanın 4 Yolu
- Yetişkinlerin İyi Oynayamamasının 10 Sebebi
- Steinitz’in 10 Temel Satranç Prensibi
- Kaba Hatalardan Sakınmanın 7 Yolu