Kendini geliştirmeyi düşünen her satranççı o sihirli formülün peşindedir; “Ne yapsa da mükemmel bir şekilde düşünebilse ve analiz edebilse”

Elbette sihirli formül yok ama binlerce tavsiye var. Bize göre en önemlilerini yazıyoruz.

Satranç oynarken temelde iki şey yaparız.

1) Güzel bir tablo çizeriz. Satrançta kitap okumuş, eğitim almış veya eğitim cdlerini dinlemiş oyuncularda belli bir güzellik anlayışı oluşur. Taşların nerelerde güzel durduğunu bilir. Bu güzellik anlayışına dayanarak da tahtada taşlarıyla güzel bir tablo oluşturmaya çalışır. Hislerinizle hareket edebilirsiniz.
2) Hesap makinesi oluruz. İyi satranççı olabilmek için muhakkak iyi hesap yapmak gerekir. Adeta matematik sorusunu çözer gibi sistematik hareket etmelisiniz. Nasıl problem çözerken “Hissediyorum ki cevap şu” diyemezseniz. Hesaplamak zorundasınızdır! Ve elbette iyi hesap yapmanın yöntemleri de vardır.

Satranççıların yaşadığı en büyük sıkıntılardan birisi tablo çizeceği ve hesap makinesi olacağı durumları karıştırmasıdır. Belli bir konumda yapacağı hamle hoşuna gider. Tablo olarak çok güzel gözüken bir hamledir. Zihinde çok olumlu duygular yaratır bu hamle. Ve oyuncu bu etkilerle hamlenin harika olduğunu düşünür ve yapar. Oysa ki hamle taktik olarak berbat bir hamledir! Üstelik o hamlenin kötü olduğunu anlamak için uzun hesap yapmaya bile gerek yoktur ama bir anda kendinizi kötü durumda bulabilirsiniz.

Hata bellidir. Siz hesap yapmanız gereken yerde güzel resim çizmeyle ilgilenmişsinizdir.

Hesap makinesi ile kontrol etmeden asla güzel tablo hamlesi yapmayın! Duygularla hesabı birbirine karıştırmayın.